ÜNİVERSİTE YILLARI


Dağları ağaçsız, toprağı sarı, havası soğuk,karlı ve buram buram kokan afyon çiçeği arasındaki KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ....

Ben burada mühendislik fakültesinde, seramik mühendisliğinde tahsilimi yaptım. Şu an adını malzeme müh. diye değiştirmişler bildiğim kadarıyla.

İşte ben bu soğuk ve karlı dağlar arasındaki üniversitede kazandığım o sıcak arkadaşlıkları hiç unutamadım.


HEY GİDİ YILLAR…

Sanki çok yaşlanmışım gibi yadetmeye başladım eski yılları.

O beraber gezdiğimiz sokaklar, yediğimiz yemekler, yaptığımız şakalar,sabahlara kadar ders çalışmak zorunda kaldığımız geceler ve daha aklıma gelmeyen eğlenceler, üzüntüler….nerede şimdi AFYONKARAHİSAR...

İnsanoğlu beyni hayatta bir daha yaşayamayacağı güzel anıları, tebessümleri, şirinlikleri hiçbir zaman unutmak istemez. Hep o günleri zihninin bir köşesinde barındırır ve kendini kötü hissettiği bir anda hatırlayarak moralini düzeltmek ister. İşte bende böyle zamanlarda üniversite yıllarımı hatırlar, o güzel günlere geri dönsem diye iç geçiririm.

O yıllardaki yaşanmışlıklar bir daha geri gelmeyeceği ve o yıllarda kazanılmış dostluklar unutulmayacağı daha o yıllarda bilinmekteydi. Bende arkadaşlığa ve dostluğa çok önem verdiğim için o yıllardaki dostlarım ile hala görüşmeye devam etmekteyim. Tabi ilk önce insanın aklına eğer bir evde kaldıysanız, bir tabaktan yemek yediyseniz, yada bir oda'yı paylaşmak için bazen tatlı tatlı atıştıysanız o kişi veya kişiler gelir. İşte bende bir evi 2 kişi ile paylaştım ve onlar ile 2 sene beraber kaldığım zamanları hiç unutamadım.

Biri kurbanım lakaplı gebze diyarından tonton bir annesi ve babası bulunan kumral güzeli Meryem AYVAZ.
Diğeri ise pakize lakaplı (diğer lakabını yazamıyorum kendileri kızar yoksa, anladın sen onu……) eskişehir diyarından genç, güzel bir annesi, genç ve otoriter bir babası olan Sezen ÖRENCİK.
Ve Ben Çanakkale-Çan diyarından KAMURAN KIRAŞ.



Hiç yorum yok: